Himalaya Tuzunun Faydaları Nelerdir?

Dünyanın en büyük sıradağları arasında yer alan Himalaya Dağları, Asya kıtasının orta güney kısmında binlerce yıldır ihtişamını korumakta. Doğu-batı doğrultusunda uzanan sıradağlarıyla Himalayalar, Everest Tepesi’yle dünyanın en yüksek zirvesine ev sahipliği yapmakta. Bu bölgeye özgü doğal pembe renkli bir tuz türü olan Himalaya kaya tuzu zengin mineral içeriğiyle sağlık için oldukça faydalı bir tuz çeşididir. Rafine edilmemiş ve katkı maddesi içermeyen organik Himalaya tuzunun faydaları ile siz de birçok sağlık sorununuzda önemli iyileşmeler elde edebilirsiniz. Peki bu faydaların neler olduğunu merak ediyor musunuz?

Pembe Renkli Himalaya Kaya Tuzu Nedir?

Himalaya tuzunun faydalarına geçmeden önce bu tuz çeşidinden biraz bahsetmek istiyoruz. Bugüne kadar Himalaya pembe tuzu ile hiç karşılaşmamış olabilirsiniz. Kısaca ifade edecek olursak Himalaya tuzu, Pakistan’daki Himalaya Dağları’ndaki eski deniz yataklarından çıkarılan pembe renkli bir tuz çeşididir. Zengin mineral içeriğine sahip bu tuz çeşidi, yüzlerce yıl boyunca sıkışarak yoğunlaşan kaya tuzu katmanlarından gelmekte. Nitekim bu tuz çeşidine Himalaya deniz tuzu denilmesinin nedeni, bölgede binlerce yıl önce yer alan deniz yataklarından gelmekte (Pivnik, Wells, 1996).

Hammadde kaynakları yönünden tuzun dört farklı çeşidi vardır. Bunlar deniz tuzu, göl tuzu, kuyu tuzu ve kaya tuzu şeklindedir. Kısaca ifade edecek olursak, deniz suyundan elde edilen tuza deniz tuzu denir. Modern tuz gölü mineral madenciliğiyle üretimi gerçekleşen tuz çeşidi göl tuzudur. Yer altından doğal tuzlu suyun çıkarılmasıyla elde edilen tuz çeşidi kuyu tuzudur. Antik kaya tuzu yataklarından üretimi gerçekleşen tuz çeşidi ise kaya tuzudur. Bununla birlikte, kaya tuzu yatakları bazen tuzlu su madenleriyle birlikte bulunur. Bu yüzden üretim süreçlerinde sondaj su çözeltisine de ihtiyaç vardır (Titler, Curry, 2011).

Tuz çeşitleri arasında Himalaya kaya tuzu, Himalayalar’ın yaklaşık 300 km güneybatısında yer alan Kwara ve Karabağ ile diğer madenlerden elde edilmekte. Bu tuz çeşidinin kendine özgü doğal rengi aslında pembedir. Bazı çeşitlerinde renkler kırmızıdan beyaza doğru farklı tonlar taşır. Bunun esas nedeni, bileşimindeki demir ve diğer minerallerin oranıdır. Çok az rastlanan bazı çeşitleri ise siyah renktedir. Ancak siyah renkli Himalaya tuzunu piyasada görmek pek mümkün değildir. Zengin mineral içeriğiyle Himalaya tuzunun tüketimi yalnızca yemeklerde gerçekleşmez. Aynı zamanda tuz odası terapisi ile peeling ve başka birçok kullanım şekli de söz konusudur.

Tuz Tüketmek Sağlıklı Mıdır?

Fazla tuz tüketiminin sağlık açısından birçok zararlı etkisi olduğu bilinen bir gerçektir. Ancak bununla birlikte vücudumuz, sağlıklı kalmak için tuza ihtiyaç duyar. Fazla tuz tüketmek başta kalp sağlığı olmak üzere birçok soruna neden olur. Ancak doğru miktarda tuz tüketimi sindirimden dolaşıma, boşaltımdan sinir sistemine kadar birçok konuda fayda sağlar. Nitekim vücudumuz sodyum olmadan hayatta kalamaz. Öyle ki, yeterince sodyum alımı gerçekleştirmeyen kişilerde kalp hastalıklarına yönelik riskler artar. Hatta bazı durumlarda ölümcül riskler oluşur. Bu yüzden tuz tüketmek değil, aşırı ve yanlış tuz tüketmek sağlık açısından zararlıdır. Günde 1 çay kaşığından az tüketim durumunda herhangi bir risk oluşmaz (Papp, 2016).

Batı Himalaya bölgesinde yaşayanlar Himalaya tuzunu hemen her hastalık için geleneksel tedavi yöntemi olarak kullanmakta. Mide ve bağırsak hastalıklarından enfeksiyon hastalıklarına kadar bölgede Himalaya tuzu en yaygın halk ilaçlarından biri konumunda. Özellikle siyah renkli Himalaya tuzu bölgede büyük ilgi görmekte. Bu tuz çeşidi siyah Himalaya banyo bakım tuzu olarak yaygın bir kullanıma sahip. Bu tuzun renginin siyah olmasının nedeni ise mineral içeriğinin diğerlerine oranla daha güçlü olmasıdır. Özellikle demir, potasyum ve kalsiyum bakımından zengin Himalaya tuzunun rengi siyaha dönük bir renktir. Diğer çeşitleri ise pembe rengi nedeniyle gül tuzu veya pembe tuz olarak da bilinir.

Ne var ki, fazla tüketim durumunda Himalaya pembe veya siyah tuzu da zararlıdır. Her şeyden önce, yemekte fazla Himalaya tuzu tüketimi böbreklerden daha fazla su ve kalsiyum atımına neden olur. Fazla Himalaya tuzu tüketimi, vücuttaki sodyum miktarını artırarak yüksek tansiyon riski yaratır. Bu ise orta ve uzun vadede kalp hastalıklarına zemin hazırlar. Kardiyovasküler hastalıklara kişinin genetik yatkınlığı varsa fazla Himalaya tuzu tüketmenin zararları daha da artabilir. Bu nedenle, sağlıklı yaşam ve beslenme önerileri kapsamında Himalaya tuzunun faydaları konusunda dikkatli olmanızda yarar var (Weihofen, 2005).

Sahte Himalaya Tuzu Nasıl Anlaşılır?

Son yıllarda organik Himalaya tuzuna ilgi giderek artmakta. Ne var ki bu durum, sahte Himalaya tuzu satışlarının da artmasına yol açmakta. Bu nedenle tüketicilerin hakiki Himalaya tuzu hakkında bilgi sahibi olmalarında yarar var. Nitekim Himalaya tuzunun faydaları ancak hakiki Himalaya tuzu ile mümkündür. Sahte ve taklit ürünler ise yarardan çok zarar doğurur. Üstelik mevcut sağlık sorunlarının daha da kötüleşmesine neden olur. Piyasadaki her pembe tuz Himalaya tuzu değildir. Bu grupta yer alan ve kimyasal kirletici içeren tuzlar piyasada maalesef Himalaya tuzu adı altında satışa sunulmakta.

Sahte Himalaya tuzunu anlamak için öncelikle ürünün menşeine bakmalısınız. Nitekim hakiki Himalaya tuzu yalnızca ve yalnızca Pakistan menşelidir. Pembe Himalaya deniz tuzunun Pakistan’dan geldiğinden emin değilseniz ürünün sahte veya taklit olduğunu değerlendirebilirsiniz. Ki bu tür ürünler de piyasada maalesef oldukça yaygın. Organik Himalaya tuzu tek kaynağı Himalayalar’dır. Oysa pembe tuz çeşidi farklı coğrafyalarda da mevcut. Ve ne yazık ki bunların üretiminde farklı kimyasal yöntemler kullanıldığı için mineral değeri değişmekte ve sağlık riskleri artmakta (Pivnik, Wells, 1996).

Hakiki Himalaya tuzunun menşei Pakistan olduğu için bu durum fiyatlara da yansır. Dolayısıyla, piyasa ortalamasının çok altında satışı gerçekleşen ürünlere güvenmemelisiniz. Hakiki Himalaya kristal tuzu, Himalaya Dağları’nın yaklaşık 2 km derinliğindeki tuz madenlerinden elde edilir. Bu bölgedeki tuz yatakları, milyonlarca yıl boyunca büyük baskıya maruz kaldığı için %99 oranında saftır. Rengi daha çok pembe, kırmızı ve beyaz tonlarındadır. Çok nadir bazı türleri siyah renktedir. Dolayısıyla bu özelliklerine bakarak sahte Himalaya tuzunu hakikisinden ayırt etmek mümkün. Himalaya tuzunun faydaları konusunda hata yapmamak için ürünün kökenini, fiyatını ve rengini dikkatle incelemelisiniz.

Himalaya Tuzunun Sofra Tuzundan Farkları Nelerdir?

Tuz denildiğinde birçok kişinin aklına sofra tuzu gelir. Oysa sofra tuzu, tüm tuz çeşitleri arasında yalnızca bir türdür. Üstelik sofra tuzu başlığı altında farklı tuz çeşitleri de yer almakta. Bilim dünyası en çok sofra tuzunun etkilerini araştırır. Ancak farklı tuz çeşitlerinin de etkilerini bilmekte yarar var. Hangi tuz çeşidinin vücutta hangi etkiler yarattığını bilirseniz ihtiyacınıza uygun tuz seçimini doğru şekilde yaparsınız. Ki bu da sağlıklı yaşam önerileri konusunda önemli sonuçlar doğurur.

Himalaya tuzunun faydaları nelerdir diye merak edenler için bu tuz çeşidinin sofra tuzundan farklarını kısaca şu şekilde ifade etmek mümkün:

Himalaya tuzu, Pakistan’daki Himalaya Dağları’ndan çıkarılır. Sofra tuzu ise genellikle denizlerden veya yer altı tuz yataklarından elde edilir. Bu bakımdan Himalaya tuzu belli bir coğrafi bölgeye özgü niteliklere sahip bir tuz çeşididir.
Himalaya tuzunda 84 farklı mineral mevcuttur. Oysa sofra tuzu çoğunlukla sodyum klorür bakımından zengindir. Diğer mineraller açısından oldukça zayıftır.
Ticari sofra tuzunun %97 ile %99’luk kısmını sodyum klorür oluşturur. Himalaya tuzunda ise sodyum klorür oranı %87 dolayındadır. Geri kalan kısmını diğer mineraller oluşturur.
Sofra tuzu yüksek miktarda sodyum içerdiği için fazla tüketim durumunda sağlık sorunlarına neden olur. Himalaya tuzu ise düşük sodyum oranına sahip olduğu için daha sağlıklıdır.
İçeriğindeki mineraller nedeniyle Himalaya kaya tuzu daha çok pembe renklidir. Bunun yanı sıra kırmızı ve beyaz tonlarda da belli bir görünüme sahiptir. Sofra tuzu ise genellikle beyaz renklidir.
Sofra tuzunu yüksek ısıda işlemek gerekir ve bileşimine iyot eklenir. Oysa Himalaya tuzu işlenmemiş bir tuz çeşididir ve katkı maddesi içermez. Ayrıca iyot düzeyi düşük bir tuz çeşididir.
Sofra tuzunun keskin ve yoğun bir tadı vardır. Yiyecek ve içeceklere eklendiğinde tadı keskin şekilde hissedilir. Himalaya tuzu ise daha doğal ve yumuşak bir tada sahiptir. Üstelik yiyecek ve içeceklere daha zengin bir aroma katar (Papp, 2016).

Himalaya Kaya Tuzu Nasıl Elde Edilir?

Kamuoyunda Himalaya tuzu ile ilgili en çok merak edilen konulardan bir diğeri de bu tuzun üretim yöntemleridir. Kısaca ifade edecek olursak, Himalayalar’da tuz üretimi tamamen mekanik yöntemlerle ve büyük ölçüde el işçiliğiyle gerçekleşmekte. Nitekim, Himalaya tuzu madencileri, bu kaya tuzunun özgün yapısını korumak için herhangi bir patlayıcı veya kimyasal yöntem kullanmamakta. Pakistan’ın Pencap bölgesinde çalışan madenciler, ağır metaller ve kimyasal bileşenler kullanmadan bu tuz çeşidini mekanik yöntemlerle elde etmekte (Pivnik, Wells, 1996).

Tarih boyunca pembe Himalaya tuzu bölgede et ve balık muhafazası için kullanıldı. Pencap’tan gelen pembe Himalaya tuzları bu bağlamda uzun bir geçmişe sahip. Dünyanın en zengin tuz yataklarına sahip bu bölgedeki tuzlar Himalaya deniz tuzu veya Himalaya kaya tuzu olarak da bilinir. Ayrıca Himalaya kristal tuzu da bu tuz çeşidinin bir diğer adıdır. Antik okyanus tortuları içeren bu tuz çeşidi, diğer pembe tuz çeşitlerine oranla daha saf ve zengin mineral içeriğine sahiptir. Çünkü üretim yöntemi herhangi bir kimyasal madde veya ağır metal içermez. Bu yüzden hakiki pembe kristal ve kaya Himalaya tuzunun faydaları benzerlerine oranla daha yüksektir (Papp, 2016).

Himalaya Tuzunun Rengi Neden Pembedir?

Sofra tuzu ile Himalaya tuzunun en önemli farklarından biri şüphesiz ki renkleridir. Nitekim sofra tuzu denildiğinde birçok kişinin aklına beyaz tuz gelir. Oysa Himalaya tuzunun rengi pembedir. Ayrıca bazı parçalarda kırmızı ile pembe arasında renk tonları da mevcut. Himalaya tuzuna bu rengi kazandıran esas unsur, bileşimindeki zengin mineral içeriğidir. Bazı türleri 60, bazı türleri ise 80’den fazla mineral taşır. Himalaya tuzunun renginin pembe olmasını sağlayan en önemli mineral ise demirdir. Dolayısıyla, demir yönünden daha az içeriğe sahip Himalaya tuzları kırmızıdan beyaza doğru geniş bir renk skalası içinde görünür.

Himalaya Kaya Tuzu ile Deniz Tuzu Arasındaki Farklar Nelerdir?

Tuz çeşitleri arasında Himalaya tuzu, temel özellikleri bakımından deniz tuzundan farklılaşır. Nitekim deniz tuzu, eski deniz yataklarından elde edilir. Ancak Himalaya tuzu yalnızca Himalayalar’daki kaya tuzu yataklarından kuru olarak üretilir. Deniz tuzu ise farklı tuzlu su kaynaklarından üretilir. Bu nedenle Himalaya deniz tuzu kuru kaya tuzu grubuna girer. Deniz tuzu ise nemli kuma benzer bir yapıya sahiptir. Dahası, deniz suyu eğer kirli bir bölgeden geliyorsa buharlaştırma yöntemiyle üretimi gerçekleşen tuzda kir kalıntıları olması mümkündür (Titler, Curry, 2011).

Bilim insanları birçok deniz tuzunda mikroplastikler ile zararlı kimyasallara rastlamakta. Oysa Himalaya tuzu tümüyle saf ve temiz bir tuz çeşididir. Bu yüzden faydaları da daha etkilidir. Himalaya kaya tuzunun oluşumu binlerce yıl öncesine uzanır. Bu yüzden tadı daha hafif ve dengelidir. Hatta yemeklerin yanı sıra cilt bakımı için banyo ve saunalarda da tüketimi yaygındır. Oysa deniz tuzu keskin bir tada sahiptir. Yemek ve sofra kullanımının dışında pek yaygın bir kullanıma sahip değildir. Üstelik vücudun pH düzeyini dengelemek için de iyi bir seçim değildir. Oysa Himalaya tuzundaki mineraller doğrudan kana karışarak pH düzeyini dengeler. Böylelikle vücudu alkalize eder.

Himalaya Tuzunun En Önemli Faydaları Nelerdir?

Bugüne kadar hiç Himalaya tuzu ile karşılaşmamış olanlar için yukarıda paylaştığımız bilgilerin ardından Himalaya tuzunun faydaları konusunu da kısaca ele almak istiyoruz. Ne var ki burada paylaşacağımız bilgiler genel sağlık bilgileri kapsamında olup tedavi amacı taşımamakta. Bu nedenle, herhangi bir sorununuz için Himalaya tuzu faydaları ile çözüm aramadan önce doktorunuza danışmanızı tavsiye ederiz. Nitekim her sağlık sorunu kişiye ve içinde yaşadığı şartlara özgüdür. Kesin tedavi yöntemleri için de uzman hekim muayenesi gerekir. Burada paylaşacağımız bilgileri yalnızca tamamlayıcı yöntemler kapsamında değerlendirebilirsiniz.

Vücudun Faydalı Mineral İhtiyacını Karşılar

Himalaya tuzunun faydaları arasında ilk ve en önemli konulardan biri, vücudun faydalı mineral ihtiyacını karşılamasıdır. Nitekim, zengin mineralli Himalaya tuzu bazı çeşitlerinde 60, bazı çeşitlerinde ise 80’den fazla mineral taşır. Bunlardan sodyum, vücudun su ve elektrolit dengesini korur. Kalsiyum, kemik ve diş sağlığı ile sinir fonksiyonlarını destekler. Magnezyum, kas ve sinir sistemini düzenler. Potasyum, hücre fonksiyonları ile kas aktivitelerine iyi gelir. Demir ise kırmızı kan hücrelerinin oluşumunda etkilidir. Ayrıca bakır, enzim oluşumunu ve enerji üretimini destekler. Çinko ve selenyum ise vücudu serbest radikallere karşı korur.

Diğer tuz çeşitlerine oranla Himalaya tuzu, gerçekten de zengin mineral içeriğiyle önemli bir avantaja sahip. Üstelik bu tuz çeşidinin saf olması ve katkı maddesi içermemesi de önemli bir avantaj. Oysa sofra tuzu veya deniz tuzu çeşitlerinde aynı saflığı görmek mümkün olmamakta. Bu yüzden örneğin tuzlu suya ihtiyaç duyduğunuzda çok daha temiz olan Himalaya tuzunu tercih edebilirsiniz. Böylelikle Himalaya tuzunun faydaları ile tansiyon, halsizlik ve benzeri durumlarda kendinizi daha iyi hissetmeniz mümkün. Fakat doktorunuz sodyumu azaltmanızı önerdiyse Himalaya tuzunu tüketirken dikkatli olmalısınız (Lefevre, 2009).

Bağışıklık Sistemini Güçlendirip Vücut Direncini Artırır

Himalaya tuzunun faydaları konusunda önemli bir diğer nokta, bağışıklık sistemini güçlendirmesidir. Nitekim, bileşimindeki mineraller sayesinde Himalaya deniz tuzu vücut direncini artırır. Bileşimindeki çinko, başta T hücreleri olmak üzere bağışıklık hücrelerinin üretimini destekler. Enfeksiyonların artmasına neden olan çinko eksikliğine iyi gelir. Selenyum, güçlü bir antioksidandır. Vücuttaki serbest radikallerin zararlarını azaltarak hücreleri korur. Demir ise vücudun enerji üretimi ve oksijenin dokulara ulaşması açısından önemli bir mineraldir. Demir yönünden zengin Himalaya tuzu bağışıklık hücrelerinin işlevlerini destekler.

Kaliteli bir Himalaya tuzu sağlıklı beslenme önerileri kapsamında diğer takviyelerin yerini almaz. Ancak düzenli tüketim sayesinde faydalı etkileriyle metabolizmayı destekler. Hücresel fonksiyonların ve vücut direncinin artması için vücudun elektrolit dengesi son derece önemlidir. Çünkü hücrelerimizin büyük bölümü aslında elektrikle çalışır. Zengin mineral içeriğiyle vücudun elektrolit dengesini koruması Himalaya tuzunun faydaları bağlamında kritik önemdedir. Hücre sıvılarında yeterli miktarda sodyum, potasyum, magnezyum, kalsiyum gibi minerallerin olması tüm fonksiyonların düzgün ilerlemesini sağlar. Hücrelerde elektrik akışının düzgün işlemesi günlük fonksiyonları ve bağışıklık sistemini destekler (Papp, 2016).

Kan Akışını Düzenleyerek Dokulara Kan İletimini İyileştirir

Zengin mineral içeriğine sahip Himalaya tuzu, vücutta kan akışını düzenlemede de oldukça faydalı. Nitekim sodyum, potasyum, çinko, fosfor gibi mineraller, kan iletimini artırıcı etkiler gösterir. Ayrıca kalsiyum, magnezyum, demir, iyot ve sülfat da dokulara kan iletimini artırır. Bu mineraller, vücudun elektrolit dengesini koruyarak kas fonksiyonlarını destekler. Sinir iletimini de düzenler. Özellikle demir minerali, kan hücrelerinin oksijen taşıma kapasitesini artırarak bu süreçte önemli bir katkı sağlar. Güçlü mineral içeriğine sahip Himalaya kristal tuzu faydaları sayesinde siz de vücudunuzdaki kan dolaşımını hızlandırabilirsiniz. Ki bu nokta, Himalaya tuzunun faydaları bağlamında oldukça önemlidir.

Evlerde kullanımı gerçekleşen sofra tuzunun mineral içeriği çok büyük oranda sodyum klorür içerir. Oysa Himalaya pembe kaya tuzu çok daha zengin bir mineral içeriğine sahiptir. Bu yüzden, biyokimyasal açıdan Himalaya tuzunun faydaları daha yüksektir. Dolayısıyla, kan dolaşımını artırmada sofra tuzu değil, Himalaya tuzu daha etkili olur. Tabii bu konuda miktara da dikkat etmek gerekir. Kişinin eğer herhangi bir kalp hastalığı veya tansiyon sorunu varsa miktar önemlidir. Bu gibi konularda en doğru bilgileri doktorunuza danışarak alabilirsiniz. Bu sayede Himalaya tuzunun faydaları konusunda herhangi bir riskle karşılaşmazsınız (Lefevre, 2009).

Kalsiyum İçeriğiyle Kemik Sağlığını Destekler

Kemik sağlığı söz konusu olduğunda kalsiyum en önemli minerallerden biridir. Bu yüzden sağlıklı yaşam ve beslenme önerileri bağlamında kalsiyumdan mutlaka bahsetmek gerekir. Pakistan menşeli Himalaya pembe tuz zengin kalsiyum içeriğiyle kemikler için çok faydalıdır. Nitekim kemikleri daha güçlü hale getirir ve korur. Himalaya tuzu, kalsiyumun yanı sıra magnezyum, potasyum ve demir gibi mineral içeriğiyle de kemik sağlığını destekler. Çünkü bu mineraller kemik yoğunluğunu artırarak osteoporoz riskini minimalize eder. Bununla birlikte, Himalaya tuzunun fazla tüketimi böbreklerden kalsiyum atımına neden olur. Bu yüzden Himalaya tuzunu gereksiz ve aşırı tüketmemek gerekir.

Kemik sağlığınızı güçlendirmek için sabahları 1 bardak suya 1 çay kaşığı Himalaya tuzu ekleyerek içebilirsiniz. Bu tüketim şekli Himalaya tuzunun faydaları ile güne daha enerjik bir başlangıç imkanı sağlar. Günün yorgunluğunu atmak ve kendinizi daha güçlü hissetmek için Himalaya kristal pembe tuzu oldukça faydalıdır. Üstelik kan basıncınızı artırıp dokularınıza daha fazla kan ve oksijen taşımak için de etkilidir. Bu konuda özellikle kemik erimesi riski olanlar daha dikkatli olmalı. Himalaya tuzunun faydaları konusunda daha iyi sonuçlar almak için düzenli kullanıma da dikkat etmenizde yarar var. Bu sayede metabolizmanız daha iyi gelişir. Ve sağlıklı yaşam konusunda güzel sonuçlar elde edersiniz (Weihofen, 2005).

Kasların Sağlıklı Çalışmasını Sağlayarak Krampları Önler

Himalaya tuzunun faydaları arasında kas sağlığı üzerindeki etkileri de önemli bir konudur. Nitekim Himalaya kristal pembe tuzu kasların sağlıklı çalışmasına destek olur. Bu sayede krampları önler. Kas sağlığının gelişiminde magnezyum, potasyum ve kalsiyum mineralleri oldukça önemlidir. Bunlardan magnezyum, kasların gevşemesini sağlayarak kas kasılmalarını dengeler ve krampları önler. Potasyum, kas hücrelerinin doğru şekilde çalışmasını sağlayarak sinir iletimini destekler. Kalsiyum ise kas kasılmaları ve sinir sinyallerinin iletilmesi için gerekli bir mineraldir. Düzenli Himalaya tuzu tüketimiyle bu konularda önemli iyileşmeler elde etmek mümkün.

Vücutta mineral eksikliğine bağlı olarak kas hareketlerinde çeşitli düzensizlikler oluşur. Oysa hakiki Himalaya tuzu saf ve zengin mineralli bir tuz çeşididir. Sıradan deniz tuzuna oranla 2-3 kat, sofra tuzuna oranla ise 10 kat daha fazla mineral içerir. Üstelik sofra tuzunun metabolik süreçlere etki etmesi için çok fazla su tüketmek gerekir. Ki bu da kronik susuzluk sorununa yol açar. Oysa Himalaya gül tuzunun sodyum oranı düşüktür. Ve bu durum metabolize edilmesini kolaylaştırır. Üstelik fazla su ihtiyacı yaratmaz. Vücutta fazla tuz olması, kaslarda daha fazla su tutulmasına neden olur. Bu da kas ağrılarını tetikler. Oysa Himalaya pembe organik tuzu daha az suya ihtiyaç duyar. Bu yüzden kas sağlığı için daha faydalıdır (Lefevre, 2009).

Sindirimi Kolaylaştırarak Bağırsak Sağlığını Güçlendirir

Pembe Himalaya tuzunun faydaları içinde önemli bir diğer konu, sindirimi kolaylaştırarak bağırsak sağlığını güçlendirmesidir. Nitekim, Himalaya kristal tuzu mineral içeriği ile sindirimi destekler. Örneğin sodyum, mide asit üretimini artırarak yiyeceklerin parçalanmasını kolaylaştırır. Mide asidinin ana bileşenlerinden klorür, sindirim süreçlerine yardımcı olur. Magnezyum ise bağırsak kaslarının gevşemesine yardımcı olarak sindirim sürecini düzenler. Her üç mineral de kabızlığı önlemede oldukça etkilidir. Bu yüzden mide, bağırsak ve sindirim sorunları karşısında kristal pembe Himalaya tuzu oldukça faydalıdır.

Mide asidini dengelemek ve bağırsak hareketlerini kolaylaştırmak için Himalaya tuzu gerçekten de en uygun seçeneklerden biri. Himalaya tuzundaki mineraller, uzun süren açlık dönemlerinde midenin artan asit seviyesini dengelemekte. Ayrıca bağırsak hareketlerini düzenlemek için de Himalaya tuzu oldukça faydalıdır. Bu tuzdaki potasyum ve kükürt, bağırsaklardaki faydalı bakterileri destekleyerek sindirim sisteminin dengesini korur. Bu yüzden, Ramazan gibi beslenme düzeninin değiştiği dönemlerde Himalaya tuzunun faydaları oldukça önemlidir. Siz de Ramazan’da beslenme önerileri kapsamında sofra tuzu tüketiminizi sınırlayıp bunun yerine Himalaya tuzunu tercih edebilirsiniz (Weihofen, 2005).

Metabolizmayı Hızlandırarak Toksinlerin Atımını Kolaylaştırır

Herhangi bir sağlık sorununuz olmadığı halde kendinizi güçsüz ve yorgun hissediyor musunuz? O halde metabolizmanızı hızlandırmak ve toksin maddelerden kurtularak kendinizi daha enerjik hissetmek için Himalaya tuzundan yararlanmanız mümkün. Nitekim Himalaya tuzundaki sodyum içeriği, hücre faaliyetlerini destekleyerek toksin atımına yardımcı olur. Hücresel enerji üretimini artırarak metabolizmayı hızlandırır. Potasyum içeriği ise vücutta sıvı dengesini sağlar ve böbreklerin toksinleri filtrelemesini kolaylaştırır. Ayrıca, sindirim sisteminin düzgün çalışmasına yardımcı olur. Böylelikle atık maddelerin hızla vücuttan uzaklaşmasını sağlar (Lefevre, 2009).

Himalaya tuzundaki kalsiyum, hücrelerin düzgün çalışması ve yağ yakımı için önemlidir. Güçlü kalsiyum içeriğiyle Himalaya tuzu, toksinlerden daha kolay kurtulmayı sağlar. Magnezyum içeriği de metabolizmanın detoksifikasyon süreçlerine yardımcı olur. Ve sindirim sisteminin düzgün çalışmasını sağlar. Kükürt ise karaciğerin toksinleri temizleme fonksiyonunu destekler. Himalaya tuzundaki kükürt içeriği, karaciğerin detoksifikasyon süreçlerine ivme katar. Bu nedenlerden dolayı Himalaya tuzunun faydaları sağlıklı beslenme için oldukça önemlidir. Uzun ve sağlıklı bir hayat için siz de sofra tuzunu azaltıp Himalaya tuzunu tercih edebilirsiniz.

Asit-Baz Dengesini Düzenleyerek Vücudu Alkalize Eder

Himalaya tuzunun en önemli faydalarından bir diğeri, vücudun asit-baz dengesini düzenlemesidir. Vücudu alkalize ederek sağlıklı bir pH seviyesinin oluşmasını sağlar. Himalaya saf kaya tuzundaki mineraller, asidik bileşenleri nötralize eder. Vücudun sağlıklı bir yapıda olması için asidik ve alkali bileşenler arasında denge durumunun oluşması gerekir. Himalaya tuzundaki potasyum ve magnezyum gibi mineraller vücudu alkalize ederek bu dengeyi kurar. Vücuttaki asitlerin zararlı etkilerini böylelikle minimalize eder. Bu nedenle Himalaya tuzu ideal pH düzeyi için oldukça faydalı bir kaynaktır.

Vücutta asidik bileşenlerin artması, kas ağrıları ile inflamasyon gibi çeşitli sorunlara neden olur. Oysa alkali ortamlar hücre içi fonksiyonların etkisini artırır. Aynı zamanda da böbrek fonksiyonlarını destekler. Ve böbreklerin asidik atıkları filtrelemesini kolaylaştırır. Nitekim böbrekler, vücuttan fazla asidik maddeleri atmak için önemli bir rol oynar. Ancak alkali dengesi oluşmadığında tuz ve mineral kaybı artar. Vücudun doğru pH düzeyinde olması bağışıklık sistemini de geliştirir. Himalaya deniz tuzundaki sodyum ve diğer elektrolitler, kandaki pH düzeyini doğrudan etkiler. Bu yüzden Himalaya tuzunun faydaları konusunda bunlar da önemli etkilerdir (Papp, 2016).

Kaynaklar

Lefevre, C. (2009). Himalayan Salt Crystal Lamps: For Healing, Harmony, and Purification, Healing Arts Press.

Papp, Z. (2016). Morphological and Microchemical Characterization of Himalayan Salt Samples, Revue Roumaine de Chimie, Vol: 61, No: 3.

Pivnik, D. A., Wells, N. A. (1996). The Transition from Tethys to the Himalaya as Recorded in Northwest Pakistan, Geological Society of America Bulletin, Vol: 108, No: 10.

Titler, R. V., Curry, P. (2011). Chemical Analysis of Major Constituents and Trace Contaminants of Rock Salt, Bureau of Water Standards and Facility Regulation, Report, 052711.

Weihofen, J. (2005). Himalayan Crystal Salt: The Essence of the Primeval Sea Origin, Active Principles and Treatments, Heartfelt Living Health Products.